Bereket ve Şans Getirdiğine İnanılan Maneki Neko Bibloları
Maneki Neko Biblo
Japonya’yı ziyaret edebilmiş şanslı insanlardansanız evlerde, dükkânlarda, tapınaklarda vs. çağırır gibi tek patisini kaldırıp size bakan o kedileri mutlaka görmüşsünüzdür. Japonların "maneki neko” olarak adlandırdıkları bu kedi, sıradan bir biblo değil. Japon kültüründe bu sevimli kedilerin bereket ve şans getirdiğine inanılıyor. Japoncada "maneku” çağırmak, "neko” ise kedi anlamına geliyor. Bu sebeple Türkçede bu biblolar için daha çok "çağıran kedi” ifadesi kullanılmakta.
Maneki Neko Biblolarının, sahibini kötülüklerden koruduğuna, onun bahtını açtığına duyulan inanç günümüzde de eski zamanlardaki kadar güçlü olmalı ki bugün hala Japonya’da her yerde bu kedileri görebiliyoruz. Bununla birlikte dükkânında çağıran kedi biblosu bulunduran dükkân sahiplerinin hepsinin, müşteri yoğunluğu ve çağıran kedinin varlığı arasında ilişki kurduğu da söylenemez. Muhtemelen pek çok Japon günümüzde maneki neko biblolarını sadece dekoratif görünümü ve/veya Japon kültürünü oluşturan parçalardan olan kadim inançlara duyduğu saygıdan dolayı yaşam alanlarında bulunduruyordur.
Japonya’dan Bütün Dünyaya
Bu bibloları bugün dünyanın her yerinde görebiliriz. Maneki neko biblolarını Japon kültürüne veya kedilere meraklı sevdiklerinize hediye etmek isteyebilirsiniz. Ya da belki bu bibloların gerçekten şans getirdiğine inanıyorsunuz, o yüzden bahtınız açılır umuduyla bir tane alıp evinize koyacaksınız. Peki, Maneki Neko Nerede Satılıyor?
Hediyelik eşya satan bütün dükkânlarda bu bibloları bulmak mümkün değil. Büyük şehirlerdeki Japon kültürüne özgü eşyalar satan dükkânlar, çağıran kedileri bulabileceğiniz yerler. Bunun yanı sıra online alışveriş siteleri aracılığıyla oturduğunuz yerden bu biblolara ulaşabilirsiniz.
Nedir Bu Çağıran Kedi Efsanesi?
Maneki Neko Biblolarının ve bu biblolarla ilgili olan inanışın ortaya çıkma sebebi hakkında kesin bir bilgi yok, sadece rivayetler söz konusu. Yaygın şekilde kabul gören rivayette, kısıtlı maddi imkânlara sahip bir tapınaktan bahsedilir. Bu rivayete göre, tapınağın rahipleri Tama ismini verdikleri bir kediyle birlikte yaşıyorlarmış. Kendi karınlarını bile zor doyuran bu merhametli rahipler, kedi Tama’yı hiçbir zaman aç bırakmazlarmış. Yağmurlu ve fırtınalı bir gün Tama tapınağın önündeyken, oralardan geçen zengin bir samuray yağmurdan korunma amacıyla bir ağacın altına sığınmış. O sırada kedi Tama, patisini kaldırarak adamı tapınağa çağırmış. Kedinin çağrısı üzerine samuray tapınağa girmiş. Samuray tapınağa girer girmez daha önce altında durduğu ağacın üzerine yıldırım düşmüş. Yani bizim Tama, samurayın hayatını kurtarmış. Minnet duygusuyla dolan samuray tapınakta kalarak, Budist felsefesi ile tanışmış, tapınağa maddi yardımda bulunmuş. O zamandan sonra rahipler bir daha sıkıntı çekmemiş.